Destekleme Derneği Kayseri Şubesi, eğitim yoluyla çağdaş bir toplum yaratma mücadelesi veren kurucusu Dr.Türkan Saylan’ı, doğumunun 90. yılında anmayı unutmadı. Anma gününün konuğu, tanınırlılığı dünyaya yayılan ünlü Türk belgesel yapımcısı Nebil Özgentürk’tü. Türkan Saylan‘ı Nebil Özgentürk’ün ağzından dinlemek ve Özgentürk imzasını taşıyan o muhteşem, “Türkan Saylan Belgeseli”ni salonu dolduran onlarca insanla birlikte nefesinizi tutarak izlemek bambaşka bir duygu. Türkan Saylan’ın o müthiş mücadelesi, yarınlarımızı aydınlatan bir meşale gibi salonu ısıtıyor, yol gösteriyordu.
Nebil Özgentürk, Türkiye’de belgesel sinemacılık ve gazeteciliğin önemli isimlerinden birisi. Kültür, sanat, edebiyat ve Cumhuriyet değerleri üzerine yaptığı belgeseller, sıradan bir belgesel olmanın ötesinde, mutlaka herkesin izlenmesi gereken tarihe ışık tutan birer sanat eseri. Özgentürk, toplumsal belleği canlı tutmayı amaçlayan çalışmalarıyla birçok aydın, sanatçı, siyasetçi, devlet adamı ve tarihsel figürü geniş kitlelere tanıtmayı ve onların düşüncelerini kuşaktan kuşağa aktarmayı başaran nadir isimlerden birisi olmuştur. Ya, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği… 1989 yılında Türkan Saylan öncülüğünde kurulmuş, çağdaş, laik ve bilimsel eğitimi desteklemeyi amaçlayan bir sivil toplum kuruluşu. Özellikle kız çocuklarının eğitimi, burs projeleri ve toplumsal eşitlik alanlarında önemli çalışmalar yürüten dernek, eğitim yoluyla çağdaş bir toplum hedefini savunmaktadır.
ÇYDD’nin kurucusu Türkan Saylan?
Türkiye’nin önde gelen hekimlerinden, akademisyenlerinden ve aydınlarından birisi. Cüzzam hastalığıyla mücadelede yaptığı çalışmalarla uluslararası düzeyde tanınmış bir bilim insanı.
1989 yılında kurucusu olduğu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) aracılığıyla, başta kız çocukları olmak üzere binlerce öğrencinin eğitimine burs desteği sağlamış, çağdaş, laik ve bilimsel eğitimin yaygınlaşması için çalışmıştır. Eğitimi toplumsal dönüşümün temel aracı olarak görmüş ve bu doğrultuda yaşamı boyunca aktif mücadele vermiştir.
Türkan Saylan, hekimliğinin yanı sıra toplumsal sorumluluk, kadın hakları ve eğitimde fırsat eşitliği konularındaki kararlı duruşuyla Türkiye Cumhuriyeti’nin önemli aydın isimlerinden birisi olmuştur. Yaşamını insanlığa ve aydınlanmaya adayan Saylan, mücadele dolu hayatının son döneminde uğradığı haksızlıklara, cezaevi günlerine rağmen, topluma mesaj vermeye devam etmiş, 2009 yılında hayatını kaybettikten sonra ardında, güçlü bir toplumsal miras, genç, eğitimli bir gençlik bırakmıştır. Çağdaş Yaşamı Derneği Kayseri Şube Başkanı Nazlı Erdoğan’ı dinliyorum. “Bugün, Cumhuriyet’in aydınlık yolunu bilimin gücüyle birleştiren, hayatını insanlığa adamış eşsiz bir Cumhuriyet kadınını, Prof. Dr. Türkan Saylan’ı 90. doğum günü yıl dönümünde saygıyla anıyoruz.
Türkan Saylan…
Bir çocuğun gözlerindeki ışığın bir ülkenin kaderini değiştirebileceğine yürekten inandı.
Cehalete karşı bilginin ışığını taşıyan; önyargıların ve eşitsizliklerin üzerine cesaretle yürüyen gerçek bir aydındı.
Atatürk’ün gençliğe duyduğu o büyük güven, Türkan Saylan’ın mücadelesinde yeniden anlam buldu.
O, Cumhuriyete inandı,
Cumhuriyet’in kızlarına inandı
Anadolu’yu karış karış gezerek kardelenleri ışıkla buluşturdu.
Korkmadı, susmadı, geri adım atmadı, hasta yatağında bile baskılara boyun eğmedi.
Bugün Fiziksel olarak aramızda olmasa da mücadele azmi, cesareti ve ürettiği değerlerle bizlere ilham kaynağı olmayı sürdürüyor.
Atatürk’ün çağdaş Türkiye idealinin en parlak yansımalarından biri olarak yaşamaya devam ediyor.
Ve bizler hep birlikte Çağdaş Türkiye mücadelesini yarına taşımak için kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz
Atatürk ilke ve devrimlerinin korumak, geliştirmek,
Cumhuriyet kazanımlarının savunucusu olmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Nebile Özgentürk’ü nefeslerimizi tutarak dinliyoruz. Türk siyasetinin önemli isimleri, sanatçılar, bilim adamları, yazar ve şairlerle ilgili anılarını tek tek anlatıyor.
25 yaşına kadar okuma yazma bilmeyen babası ile ilgili anılarını anlatırken, zaman zaman duygulanıyor, fakir ve yoksul 6 çocuklu bir ailenin verdiği hayat mücadelesi ve babasının kitap ve okuma sevgisinin hayatlarını nasıl değiştirdiğini, aktarırken Yaşar Kemal’i, Nazım Hikmet’i, Zülfü Livaneli’yi unutmuyor. Nazım Hikmet ile büyük aşkı Tilda ile ilgili bugüne kadar bilinmeyen bir anısını ilk kez Kayseri’de anlattı. Bu anısının şimdilik, kalplerde saklanmasını istediği için bende bu satırlara alamıyorum.
Belgesel gösterimi ve söyleşi sonrası belgesel ustası, bugüne kadar onlarca belgesele imza atmış Türkiye’nin en önemli ismi Gazeteci-Yazar Nebil Özgentürk ile sohbet etme fırsatı yakalıyorum. Özgentürk’e, Yaşar Kemal’in Kayseri’de ki askerlik hatıraları, Molu Ailesi ile ilgili anıları ile Kayserili Gazeteci Mustafa Gümüşkaynak’la olan arkadaşlığını konu eden iki yazı iletmiştim. “Ulaştı mı?” diye sordum. Durakladı, bir süre sessiz kaldı. “Evet.. Evet.. Hatırlıyorum. Öyle bir ileti almıştım” dedi. İletinin içeriğini tam olarak hatırlamayınca, “Rica etsem, o iletiyi bir daha gönderebilir misiniz?” Tabii ki, hemen şimdi. ÇYDD Başkanı Nazlı Erdoğan, yönetim kurulu ve tüm üyelerini kutluyorum. Son derece önemli bir etkinliğe imza attılar..
Kaynak haber ve fotoğraf Üstün Tuncer
📩 İletişim: [[email protected]]






